Doğa Akvaryumu Uzmanı, Green Machine’e tekrar hoşgeldiniz. Bu 15 dakikalık videoda Green Machine firmasının kurucu, profesyönel aquascape sanatçısı James Findley’nin bir nano akvaryumu nasıl tasarladığını izleyeceksiniz.
0.13
Bu tankın tasarım fikri, James’in Aqua Design Amano‘nun son hardscape ürünü, doğal kırmızı ve baş döndürücü rengiyle Sado Akadama taşını kullanma isteğinden doğmuştur. James tüm tasarımı bu kayanın güzelliğini sergilemek için kurdu. Bu yüzden tasarımın ismi, “Red Rock” yani kırmızı kaya ismi, tasarımın esin kaynağından gelmektedir.
Bu tasarım için kullanılan nano akvaryum; Nature’s Chaos, Reciprocity ve Arizona gibi süper tanklar kurmaya alışık olan James için biraz değişikti.
00.37
Şimdi bu tasarımın kompozisyonunu daha yakından öğrenmeden önce, nasıl yaratıldığını göreceğiz.
00.42
Önce zemin katmanı yaratılıyor. Zemin katkılarını takiben, Power sand (güçlü zemin kumu) ekleniyor. Bu katkılar yararlı bakterilerin hızlıca üreyebileceği bir ortam sağlıyor ve zeminde anayrobik koşulların oluşmasını engelliyor. Diğer katkılar da bitkilerin gelişimine yardımcı oluyor. Bu katkıların kullanılması zorunlu değilken; James bakım ihtiyacını kısaltması ve daha iyi sonuçlar alabilmek için bu katkıları kullanmayı tercih ediyor. Bu katkılar sadece bitkilendirilecek bölgelere uygulanıyor. Power sand ise akvaryumun görüntüsünü bozmaması için ön camda kullanılmıyor.
01.10
James ADA Solar Mini M ışıklandırma sistemini kullanıyor. Bu ışıklandırma yüksek verimli, çok az elektrik tüketiyor ve oldukça şık bir görünüme sahip. Görebildiğiniz gibi ampül rahat bakım yapmak amacıyla kolaylıkla farklı yöne çevrilebiliyor.
01:39
Şimdi de Sucul İnce Toprak (Aqua Soil Powder) ekleniyor. Böylece küçük taneciklerle tankın ölçeği korunmuş oluyor ki nano akvaryumlar için bu önemlidir. Ayrıca bu ince toprakta zemin bitkisi gibi küçük köklü bitkilerin yayılımı daha kolaydır ve hızlı gelişirler. İnce toprağın kullanılmasının bir faydası da bitkilerin çok daha kolay bu kuma tutunması ve bitkilendirmenin çok daha kolay yapılmasıdır.
01.57
Sucul ince toprak akvaryumun arka tarafına doğru, öne oranla çok daha fazla yığılıyor. James bu işlemi daha kolay gerçekleştirmek için bir zemin tırmığı kullanıyor.
02.11
Zemin tamamlandıktan sonra hardscape’in eklenmesi aşamasına geçiliyor. Bu tasarımın ana odak noktası bu kaya olacağı için öncelikle ana kaya ekleniyor ve böylece tasarım bu kayanın etrafında güvenli bir şekilde oluşturulabilecek. Bu tasarımda böyle küçük bir akvaryuma göre anormal derecede büyük bir kaya kullanılıyor. James Aquascaping’in göreneksel kurallarını kırmasıyla tanınmıştır ve Red Rock’da bu akımın bir devamı niteliğinde ana kaya baskın bir öğe olması için seçildi. Böylece sıradışı rengiyle Sado-Akadama kayasının güzelliğini sergileyebilecek.
2.32
İkincil kaya ise estetik olarak yerleştirildiği gibi, zeminin kaymasını engelleyen bir bariyer oluşturmak amacıyla taktiksel olarak da yerleştiriliyor.
2.50
Üçüncü kaya da benzer bir fikirle yerleştiriliyor. Aquascaping’in zorluklarından biri de budur: sanatsal açıdan düşünürken aynı zamanda da yapısal açıdan düşünmeniz gerekmektedir. Ne kadar sıradışı ve kompleks bir tasarım istiyorsanız, yapısal olarak daha fazla düşünmeniz gerekiyor. Ancak ne kadar ustaca ve dahice bir yapı düşünseniz de; yapıyı sanatsal olarak donatamıyorsanız, güzel olmayacaktır. Bu iki elementi birleştirebilmek aquascaping’in size kattığı yetenek ve becerilerden sadece bir tanesidir.
3.20
Şu an James’in bir kayayı konumlandırmaya çalışırken izliyorsunuz. Kayanın en çok görünür olacağı yer olan akvaryumun ön cephesine, kayanın dokusunun en güzel olduğu yüzeyini denk getirmeye çalışıyor.
3.40
Küçük boşlukları doldurup, daha doğal bir etki yaratması için daha fazla Aqua Soil Powder ekleniyor; tıpkı doğada akarsu yataklarının kayalıklar arasında oluşması gibi. Doğa akvaryumlarında, doğal dünyayı yeniden yaratmaya çalışıyoruz. Bu yüzden, bunun gibi ufak detaylar biraz zaman alabilir ancak tatmin edici, doğal ve güzel sonuçlar elde edersiniz.
4.07
Şimdi de akvaryuma TGM zemin destekleri ekleniyor. Tasarımda kullanılan bu destekler, kum arkadan ön tarafa doğru yüksek bir eğime sahip olacağı için oldukça elzem. Destekler kullanılmazsa kum arkadan ön tarafa kayabilir ve beraberinde büyük kayayı da yuvarlayıp tankın kırılması gibi bir felaket için risk oluşturabilir.
Kayanın 7kg’a yaklaşan ağırlığı ve kumun yüksekliği sebebiyle bu tasarımda çok sayıda zemin desteğine ihtiyaç duyuldu. Kuruluma baktığınızda bu desteklerin önemini; ne kadar çok sayıda, nerelerde ve ne kadar dikkatli yerleştirildiklerinden anlayabilirsiniz. Bu destekler tasarım zemininin stabilitesinden emin olmak ve tasarımınızı güvence altına almak için çok önemlidir ve TGM online mağazasından sipariş edilebilir.
04.40
Küçük tank kurmanın kendine has zorlukları olduğunu burda da görebilirsiniz. Tankın içerisinde müdahele edebilmek ve tasarımı oluşturmak nasıl da zorlaşıyor. James güzel tasarımlar yapmanın anahtarının tecrübe olduğuna inanıyor. Bu yüzden süper tanklardan, Tributary ve Crimson Sky gibi sığ tanklara; ve bunun gibi nano tanklara kadar farklı tanklarda çalışmanın tecrübe açısından gerekli olduğunu düşünüyor. James’in nano tasarımları hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak isterseniz, Triptych ismindeki 3 ayrı nano akvaryumdan oluşan konsept tasarımına göz atabilirsiniz.
5.17
Şimdi tasarımın yekündeki akışını görebilirsiniz: Kumun eğim ve kayalar, izleyicinin gözünü arka sol köşeden diagonal olarak karşıya, ön sağ köşeye ve sonrasında tankın ön cephesince sol ön cepheye doğru yönlendiriyor. Böylece tasarımın başarısı gözün doğru şekilde kolayca yönlendirilmesi ile de desteklenmiş olacak. Kompozisyon kuralları, altın kural ve başka birçok konuda bilgi edinmek için The Green Machine websitesini ziyaret edebilir ve ücretsiz aquascaping kütüphanesindeki makaleleri ve konuları inceleyebilirsiniz.
06.25
Şimdi de tanka su ekleniyor, böylece hem bitkilendirmenin kolay olması için kum ıslatılıyor ve ayrıca kayaların da tozları alınmış oluyor. Bu yapılması şart bir uygulama değil ancak böyle ufak tanklarda tankı doldurmak, boşaltmak ve yeniden doldurmak çok zaman almıyor. James nazikçe zemini düzgün ve sürükleyici bir akışa sahip olması ve akışı vurgulaması için düzeltiyor.
06.42
Bitkilendirmeye başlanıyor. İlk eklenecek bitki Utricularia gramnifolia. James ileride bu bitkinin gelişiminden memnun kalmayarak tanktan çıkartıyor ve yerine böyle küçük bir akvaryumda ölçek yaratacak küçük yapraklara sahip yeşil güzel bir zemin oluşturmak için Micranthemum Monte Carlo ekiyor. Nano akvaryumlarla çalışırken, ölçek yaratmak bilhassa önemlidir. Aksi halde, tasarım çirkin, doğal olmayan ve dar bir görünüme sahip olur. Sonuç olarak, genellikle böyle küçük akvaryumlarda yine küçük kayalarla ölçek sağlanabileceği düşünülürken, bu tasarımda büyük bir kayayla ölçek sağlanıyor. Bitkileri seçerken, büyüdüklerinde nasıl görüneceklerini kestirebilmek önemlidir. Hiçbir akvaryum bitkisi adaptasyonunu ve gelişimini tamamladığında ilk satın aldığınız günkü ebat ve formunda kalmaz. Bu yüzden geliştiklerinde nasıl duracaklarını göz önünde bulundurmalısınız.
08.06
Bitkilerin hazırlığının iyi yapılması, sağlıklı canlı bitkilere sahip olmanızın da bir teminatıdır. Utricularia gramnifolia ile çalışırken bitkileri ekmeden önce küçük parçalara ayırın, ve oyun zarı üzerindeki 5 rakamı şeklinde sık aralıklarla aqua soil powder zemine dikin. Bu bitkilerinizin zemini halı gibi sağlıklı bir şekilde hızlıca kaplamasına yardımcı olacaktır. Kaliteli bir çift bitki cımbızı zemine bitki dikmek için elzem bir araçtır. Böylece bitkiler kolaylıkla temizlenebilir, bitkilere köklerine zarar vermeden hassasiyetle istenilen şekilde zemine ekilebilir.
09.25
Tasarıma eklenecek bir diğer bitki ise Anubias minima. Bu numune Green Machine’de yetiştirildiği için oldukça büyük. Önceden ağaca tutturulduğu için akvaryuma yerleştirilmesi de kolay oluyor. Bu bitkinin koyu yeşili, zemindeki açık yeşil bitkiye uyum yaratacak ve aynı zamanda ön tarafta açık renklerin arka planda koyu renklerin tercih edilmesi ile bir derinlik ve ölçek yaratacak.
09.50
Üçüncü olarak eklenen bitki ise Microsorum trident. Yaşlı yaprakları temizlenerek ileride sağlıklı ve güzel bir gelişimi olması garanti altına alınıyor. Yine bu bitkinin koyu yeşili de tankta bir derinlik ve ölçek hissi yaratacak.
10.17
Tasarım tamamlandı. Ancak tank güzelliğine ve zaferine gelişimi tam olarak tamamlandığında ulaşabilecek.
10.28
Dokuz ay sonra bu tank yeniden görüntüleniyor. Akvaryumda yapılan düzenli bakımlar, ışıklandırma ve zemin malzemesinin kalitesi ile ne kadar güzel geliştiklerini ve yayıldıklarını gözlemleyebilirsiniz. Bitkiler sağlık ve canlılıklarının bir göstergesi olarak düzenli fotosentez yapıyorlar.
10.42
Tasarıma uzaktan baktığımızda, kompozisyonun etkileyiciliği kendini gösteriyor: Büyük Sado-Akadama kayası tasarımı domine ederken, zeminin yükseltisi izleyenin gözünü başarılı bir şekilde bir akvaryumun bir köşesinden diğer köşesine doğru sürüklüyor.
11.02
Sado-Akadama kayasının üzerine tasarıma ek olarak bir komplekslik katması için TGM karasal moss ekleniyor. Kozmetik kumun yaratacağı etkiye benzer olarak Micranthemum monte carlo’nun parlak yeşili tasarımın zeminini aydınlatırken; Sado-Akadama kayasının sıradışı kırmızısını tamamlıyor.
Endler lepistesler tasarıma hayat katıyor: tasarıma ölçek de kazandıracak kadar küçük ve zarif olmalarının yanında, parlak desenleri ile de tasarıma dinamik ve göz alıcı bir renk katıyorlar.
Her halikarda, balıklar tasarımın ana parçası olmayabilir ama tasarıma atılan son rütuştur diyebiliriz. Tasarıma hareket ve canlılık katarlar. Bir doğa akvaryumu tasarlarken içinde barındırmak için tasarıma uygun küçük balıklar seçin. Balıklarınız tasarıma baskın olmasın. Balıklar size zahmet vermeden tasarımınıza sakinleştirici, dinlendirici ve barışçıl bir görünüm kazandırırlar.
Sado-Akadama kayasının ne kadar sıradışı bir kaya olduğunu şimdi daha net görebilirsiniz: tamamen doğal ve narin güzel görünümlü kırmızı bir kaya bulmak çok ender bir olaydır. Yeşil bitkilerle mükemmel bir uyum içerisinde, bitkilerin yeşilini daha da vurguluyor ve yükseltiyor. Kırmızı ve yeşil renkler renk paletinde birbirlerine ters renklerdir ve bu yüzden birbirlerini mükemmel bir uyum içerisinde vurgular ve yükseltirler.
Bu nano akvaryum, Sado-Akadama kayasının orta sahneyi utanmadan cesurca aldığı, sadece sıradan bir kaya değil doğadan bir kaya olmasının takdir edildiği bir tasarım.
Ayrıca bu kaya, ayrı tasarım kabiliyetleri gerektiren nano tasarım kurmamıza bir şans sağladı. Nano akvaryum tasarımlarında göreceli ufak hatalar, tüm tasarımı etkileyecek kadar büyüyebilir. Ama süper tanklarda küçük hatalar, yekün tasarımın içerisinde kaybolup gider. Ancak detaya olan dikkatimizi kaybetmeden, büyük ölçeklerde düşünme yeteneği gerektirir. Büyük ve küçük akvaryumların kendilerine has zorlukları vardır ve James her zaman farklı formları denemek konusunda kararlıydı.
Bu tasarım küçük akvaryumların da etkileyici olabileceğini gösteriyor: Genel kanı akvaryum ne kadar büyük olursa bırakacağı etkinin de büyük olacağı yönündedir. Ancak her zaman bu kanı doğru değildir. Güzel kompoze edilmiş, dikkatlice ele alınmış ve köşeye saklanmış bir nano akvaryum bulunduğu mekanda büyük bir etki yaratabilir ve dikkatleri üzerine çekebilir. Bir avantajı da daha az zemin malzemesi ve bitki gerektirdikleri için tasarlanmaları çok daha ekonomiktir. Aquascaping dünyasına bir sonraki adımınız bir nano akvaryum olabilir. Öyleyse, ipuçları, püf noktalar ve başarıyı yakalamanıza yardımcı makaleler bulabileceğiniz Green Machine’in online aquascaping kütüphanesini ziyaret edin.
Arada aquaist.com‘a da uğramayı unutmayın.
Videonun tamamını, aşağıdaki dakika dakika açıklamalar eşliğinde izledim. İnanılmaz olan, koca kayanın küçük bir tankın içine yerleştirilmesi ve görüntüde fazla kalabalık etkisi yerine tam tersi, derinlik verecek kadar hoş durması. Kırmızı kayaya karşı yeşil bitkilerin yarattığı zıt renk etkisi ve diagonal zemin bu derinliği sağlamış. Toprak erozyonuna benzer şekilde, su altı erozyonlarını hep düşünmüşümdür ki akvaryumlarda da hele böylesi ağır kayalı akvaryumlarda olmaması işten değil. Lakin akıllı bir tasarımcı olarak destekler kullanmış:) Ve normalde tam bilmeyen biri, akvaryumlar içindeki bitkilerin de karasal bitkiler gibi köklerinden ekildiğini zanneder ama videoda akvaryum bitkilerinin karton keser gibi, bütünü ufak parçalara bölerek ekildiğini görerek şaşırabilir, itiraf edeyim ben de onlardan biriyim:) Son olarak, bitkilerin ve genelde akvaryum tasarımının “tamamlayıcı” öge olduğuna dair yaygın bir kanı vardır, balıklar esas ögelerdir. Video bunun böyle olmadığını ve akvaryum tasarımcılığının sadece balık besleyip, manzara seyretmek değil, tamamen bir su altı ekosistemi yaratmak olduğunu ispatlamış. Hazırlayanların ellerine sağlık:)